Kola içerisindeki şeker ve kafein sebebiyle tüketen birçok kişiye bağımlılık yapar. Ancak bu bağımlılıktan kişiler kolaylıkla kendi iradeleri sayesinde kurtulabilirler.
Özellikle kola bağımlıların yapmış olduğumuz bu araştırmayı okumalarını şiddetle tavsiye ediyoruz. Kolanın zararları içerisinde birleşen birçok zararlı madde sayesinde ortaya çıkarak, insan vücudu için ciddi tehlikelere yol açmaktadır.
Öncelikle çok severek tükettiğimiz bu zararlı maddeler neler onlardan bahsedelim;
Karmin ; (Bknz; ‘Karmin renklendirici maddenin zararları’) Renklendiricidir. ‘Cochineal’ adı verilen böceklerden elde edilmektedir.
Aspartam (E951) ; (Bknz; Katkı Maddelerinin zararları) Yapay tatlandırıcı olarak kullanılan katkı maddesidir.
Asesülfan (E950) ; Kanserojen yapıda olan yapay tatlandırıcıdır.
Sakarin (E954) ; Temel maddesi benzoik sülfinit olan yapay bir tatlandırıcıdır ve izne bağlı olarak kullanılmaktadır.
Tüm bu yapay tatlandırıcıların insan sağlığı açısından yüksek oranda Alzheimer riski taşımakta olduğu uzmanlar tarafından açıklanmaktadır.
Bunların yanısıra; Kokain ve sadece bir bardağında otuziki (32) küp şeker bulunmaktadır. Bunlarda bağırsaklar ve mide üzerinde oldukça ciddi zararlara yol açmaktadır.
Yukarıda belirtilen kola bileşenlerinin bir araya gelerek tüketiciler üzerindeki olumsuz etkilerini şimdi sırasıyla sayabiliriz.
Kolanın zararlarını ilk bardağı içmeye başladığınız andan itibaren ilk on (10) dakika içerinde vücudunuza işlemeye başlarsınız. Bu ilk on (10) dakika, on (10) çay kaşığı şekerin kanınıza hızla karışması demektir. Bu da normal günlük şeker alımının yüz (100) katı demek oluyor. Nasıl olur da mide bulantısı yapmaz derseniz eğer, içinde bulunan fosforik asidin sayesindedir.
Yirminci (20.) dakikada kan şekerinizin seviyesinin artması sonucu vücut pankreasa aşırı derecede insülin salgılanır ve karaciğere bol miktarda yağ depolanır. Bu süreç kırkıncı (40.) dakikaya geçtiğinde kafein kana tamamıyla karışarak kan basıncının da yükselmesiyle, şeker üretimini tekrar artırır ve kan şekeri yeniden yükselir. Sonucunda beyindeki dopamin miktarı artar ve mutluluk hissi yükselir. Bu durumda vücudun yeniden kola içmek isteğini tetikler. Oluşan açlık ve tatlı yeme isteğiyle de birlikte karaciğer ve göbek yağlanmasına davetiye çıkarmış oluruz
Kolanın zararları bu kadar mı peki ? Hayır tabiki de vücudumuzdaki kemik sağlığının en büyük düşmanlarından biri olduğunu unutmamak gerekir. Çocuklardaki kola alışkanlığı kemik gelişimini büyük ölçüde olumsuz etkilemektedir. Bu sebeple kola tüketimine izin verilen çocuklarda, kemiklerin kolay kırılması ve zedelenmesi gözlenebilir. Hatta bu konuda yapılan bir araştırma sonucunda, lise çağındaki kız öğrencilerde kemik kırıklıklarının 3 kat arttığı tespit edilmiştir.
Kolanın dişlere de zararı birçoğumuz tarafından sonuçları ile görülmüş bir bulgudur. Aynı zamanda böbreklerde depolanan kalsiyum miktarının hızlı bir şekilde dışarı atılmasına da sebep olur. Kolanın bağımlılık yaptığını belirtmiştik. Aşırı miktarda tüketimi kasların zayıflamasına ve vücut direncinin azalmasına yol açmakla birlikte günlük yaşantının da olumsuz etkilenmesine neden olur.
Kola güzeldir hele ki, yaz aylarında sıcağa karşı çok çok hoş bir tutku haline gelmemesi kaçınılmazdır. Kola alımlıdır, kendine özgü bir albenisi vardır. Kola sevenleri, kola tutkunlarını çok iyi anlıyoruz ama herşeyden en değerli siz ve vücudunuz değil mi ? O halde büyük bir istikrarla koladan uzak durmaya çalışalım.
Sağlı yaşamak varken neden geleceğimizi tehlikeye atalım ? Sonuçta ileride çıkacak sorunların acısını siz çekeceksiniz başkası rahat sorunsuz yaşarken imreneceksiniz böyle mi olsun istediğiniz hayat ? Böyle mi olmalı yaşamınız ? Sürekli acı çekmek mi istiyorsunuz ? Bunları bir düşünün umarım doğru yolu bulursunuz
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder